BÜYÜK İSKENDER’İN CENNETİ: NEMRUT KRATER GÖLÜ

BÜYÜK İSKENDER’İN CENNETİ: NEMRUT KRATER GÖLÜ

Whatsapp Facebook Twitter LinkedIn

Zifiri karanlık bir gece… Etrafı dik yamaçlarla ve tepe noktalarında sarp kayalarla çevrili devasa bir çukurun içinde bulunan bir krater gölünün kenarında, rengarenk kamp çadırları sıralanmış. Akşam, gökyüzünde hilal şeklinde beliren ay, karanlık bastırdıkça hızla kayalıkların ardına doğru yol alırken, yıldızlara teslim ediyor bizleri. Bir ara arkadaşlarımızdan biri gözümüzün görebildiği binlerce yıldız arasından kutup yıldızını gösteriyor: “Bakın, bakın işte tam şurada, cezve şeklinde görebildiniz mi? İşte bu taraf kuzeyimizi gösteriyor!” 

Kamp ateşimiz yakılmış… Yıldızların eşlik ettiği kamp sohbeti şen kahkahalarla gecenin karanlığına karışıyor. Ateş etrafında halka şeklinde oturmuş arkadaşlara bakıyorum. Sohbetin sıcaklığı içimizi ısıtırken, gecenin karanlığında yanan odunların ateşi yüzlerde gölge oyunu oynamakta oldukça mahir… Alevlerin sıcaklığı yanaklarımızı okşuyor durmadan.

Ve ardından gecenin soğuğunun ayaza kestiği saatler başlıyor. Artık dinlenme vakti. Çadırlarımıza çekiliyoruz. Bir türlü uyku tutmuyor gözlerimi. Uyku tulumum, bu derece soğuk havalar için uygun nitelikte değil ne yazık ki! Çaresizlikten kat kat giymiş olduğum giysilerin içinde bir sağa bir sola debelenip dururken, sıcak nefesime sığınıyor bedenim. Eksi beş dereceleri gösteren bir havada, uyku tulumun iyi değilse üşüyorsun elbette… Uykuyla uyanıklık arasında bir iki saatlik bir kestirmenin ardından çiğ düşmüş bir sabaha uyanıyorum. Başımı, sudan çıkmış bir balık gibi çadırdan çıkardığımda kamp lideri Adem’le göz göze geliyoruz. Akşam, sabah erken saatlerde zirveye çıkacağını söyleyen Âdem, beni görünce kondisyon durumumu soruyor ve “Var mısın?” diyor. “Elbette, severim dağların zirvelerini!..” diyorum

Çadırlarımız Nemrut kalderasında yer alan göllerden küçük gölün Ilıgöl) kenarında kurulmuş. Arkadaşlarımız bir gün önceki yorgunluğu çadırlarında atadursunlar, Adem’le ben göle bakan güneydoğu yamacını hedefliyoruz ve zirveye doğru yavaş yavaş çıkmaya başlıyoruz. Adem, saatine bakıp, bulunduğumuz yer itibariyle 2300 rakımlı bir noktada olduğumuzu, yaklaşık 500-600 metrelik bir çıkış daha yapacağımızı belirtiyor. Bir taraftan gittikçe yükselen güneş, diğer taraftan yokuş tırmanırken kan dolaşımımızın artması nedeniyle ısınan bedenlerimiz kan ter içinde kalıyor. Bir de yanımıza su almayı unutunca!.. Olsun zirveye varma heyecanı dudaklarımızın kuruluğunu unutturuveriyor bir anda.

Eğim neredeyse yüzde yetmişler seviyesinde. Zirveye doğru yaklaştıkça kayalık bölgeler artmaya başlıyor. Doğrusu baretlerimiz de olmayınca mümkün mertebe dik kayalıkların sıfır noktasına yaklaşmadan ve risksiz alanlarından çıkışımızı sürdürmeye çalışıyoruz. Nemrut Krater Gölü’nü tepeden neredeyse kuş bakışı görebildiğimiz zirveye ulaşıyoruz nihayet. Muhteşem ve seyrine doyulmaz panoramik bir görüntüyle karşılaşıyoruz. Bu seyir esnasında hafızamda şu bilgiler canlanıyor:

Sönmüş bir volkan olan Nemrut Dağı’nın zirvesinde yer alan Nemrut Krater Gölü, Bitlis İli, Tatvan ilçesi sınırları içinde yer alıyor.  Bu muhteşem, doğa harikası yer, Büyük İskender’in Doğu seferi sırasında keşfettiğine inanıldığından dolayı “Büyük İskender’in Cenneti” olarak da anılıyor. Nemrut Kalderası büyüklük açısından Türkiye’de birinci, Avrupa’da dördüncü ve dünyada on altıncı sırada yer almaktadır. Aynı zamanda içinde göl olan dünyanın ikinci büyük kalderası unvanına sahip. Nemrut Kalderası, çok büyük bir volkanik patlama sonucu oluşan bir çöküntü nihayetinde bu çöküntünün içinin su dolmasıyla meydana gelmiş. Jeolojik, jeomorfolojik ve hidrojeolojik özellikleri başta olmak üzere, floristik ve görsel peyzaj değerleri dikkate alınarak 2003 yılında “Tabiat Anıtı” olarak ilan edilmiş.   En yüksek noktası 2935 m’dir. Batı yönünde 8,5 km, kuzey-güney yönünde 7 km çapa ulaşan eliptik bir yapıdadır. Kalderanın en önemli kaynak değerleri olarak, bulunduğumuz yerden de muhteşem görüntüleriyle büyülendiğimiz büyük ve küçük göl gösteriliyor. Renginden de anlaşılacağı üzere suyu yeşil renk görünen küçük göl sıcak suya sahip, derinliğinin 11 metre olduğu belirtiliyor. Sıcak su mineral bakımından da oldukça zengin. Ilıgöl’de su sıcaklığının kış mevsiminde 40 dereceye, yaz mevsiminde ise 60 dereceye kadar ulaştığı söyleniyor. Büyük göl ise yaklaşık 15 kilometrekarelik yüzölçümüyle kraterin batı yarısını ve en büyük gölünü oluşturuyor. Bu gölün suyu soğuk olup, en derin yeri 155 metre olarak kaydedilmiş.

Nemrut Krater Gölü, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından 2010 yılında; “Suya Bağlı Turizm” temalı Avrupalı Seçkin Destinasyonlar EDEN) yarışmasında; “Ulusal Destinasyon” ödülüne layık görülmüş. İyice yükselen güneş, krater gölünün suları üzerinde dans eder gibi bir görüntü sunarken aşağıya indiğimizde gölde yorgunluğumuzu atmanın hayalini kurmaya başlıyorum. Bu muhteşem manzara karşısında doğaya hayranlığım bir kat daha artarken soğuk gecenin ardından üşüyen ve yorulan bedenimin 2900 rakımlı tepede ısındığını hissediyorum. İyi ki zirveye çıkmışım diyorum kendi kendime. Şu muhteşem manzarayı göle hâkim bir tepeden seyredebilmeyi ömrümüzde kaç kez yaşayabiliriz söyler misiniz?

Nasıl Gidilir?

Nemrut Kalderası, Tatvan, Ahlat ve Güroymak ilçelerine ait topraklar arasında yer alıyor.  Krater gölün bulunduğu alan, Tatvan ilçesine 20, Ahlat’a 24, Bitlis iline ise 32 km uzaklıkta. Havaalanı olan illerden en yakını olan Muş’a 64 km, Van’a ise 196 km uzaklıkta. Unutmayın Güneydoğu Anadolu bölgesine seyahat etmek isteyenler için mutlaka görmeden dönülmemesi gereken bir cennet diyarı Nemrut Krater Gölü.

Nemrut kalderasında doğa sporları açısından birçok etkinliği yapabilmek de mümkün. Bunlar arasında doğa yürüyüşü, kaya tırmanışı, yamaç paraşütü, kuş gözlemciliği, foto safari, çadırlı kamp etkinlikleri sayılabilir. Ayrıca, krater gölüne varmadan giriş alanında kurulan kış tesislerinde kayak sporu için de ideal bir pist oluşturulmuş. Bu noktadan bakıldığında Van Gölü ve Süphan Dağı ayaklarınızın altındaymış gibi uzayıp gidiyor. Burası da kayak yapmak isteyenler için mükemmel doğası ve görüntüsüyle “Anlatılmaz, yaşanır.” dedirtecek türden bir doğaya sahip.

01.06.2018

Erdoğan Gümüş

Instagram:@erdogangumus1