Yurt içi ve yurt dışında farklı tipolojilerde gerçekleştirdiği mimari ve iç mimari projelerin yanı sıra, fuar sergilemeleri ve enstalasyon çalışmalarıyla tasarıma, sanat-mimarlık ara kesitinden farklı bir bakış açısı sunan Yerce Mimarlık, Yataş için gerçekleştirdiği fuar sergileme ve flagship store bayrak mağaza) tasarımlarının yanı sıra, markanın yurt içi ve yurt dışı bayilerinde uygulanmak üzere kurumsal kimliğe uygun, sürdürülebilir ve ifade gücü yüksek bir mağaza konsepti ortaya koydu. Yerce Mimarlık tasarımı Enza Home mağaza konsept tasarımı bugüne kadar İngiltere, Belçika, Çin’in yanı sıra Türkiye’de de İstanbul, Ankara ve İzmir’de uygulandı.

Marka ile karşılıklı olarak mağaza konseptinde önemli başlıkları belirleyen ve bu başlıkların mekansal karşılıklarını, genel merkez binasında yer alan ve yaklaşık 4 bin metrekareye yayılan flagship store bayrak mağaza) tasarımında uygulayan Yerce Mimarlık, yeni kurumsal mağaza konsepti strüktürünü de bu doğrultuda oluşturdu. Mağazaların, markanın önerdiği yaşam kültürünü yansıtması ve bunu bütünlüklü bir biçimde sunması, müşteriye hayal kurdurması, yarattığı ambiansla müşterinin ilgisini zinde tutması ve bunu mobilyanın önüne geçmeden yapması, erişilebilir tasarım ve ürün algısına yardımcı olması, konforlu hissettirmesi ve müşteriyi yükselten bir yapıya sahip olması gibi farklı hedefler ile ortak bir konsepte oturtulan tasarımın mimari yapısı da bu niteliklere yönelik olarak şekillendi.

Şeffaf ve interaktif bir mağaza ortamı

Yerce Mimarlık, Yataş Flagship Store tasarımında müşteriyi mağazanın dışından itibaren sıcak bir şekilde karşılayan ve içeri doğru alan sürükleyici ve devamlı bir zemin için ahşap bir yol oluşturdu. Podyum olarak isimlendirilen bu alanın, müşteriye kendini özel hissettirmesi amaçlandı. Müşterinin merdivendeyken de mağazanın kalanıyla ve ürünlerle ilişkisinin devam etmesi isteğiyle önceden betonarme ve etrafı duvarlarla çevrili olan merdiven yıkılarak cam yüzeyler getirildi. Merdiven ise çelik konstrüksiyon olarak çok daha ince kesitlerde ve rıhtsız olarak çözüldü. Şeffaflaşan sistemde merdivendeki kişinin, mağazanın kalan kısmıyla daha güçlü bir ilişki kurması sağlandı, merdiven etrafındaki cam yüzey ise üzerine yapılan branding uygulamaları ile markanın vizyonunu ifade eden ‘konuşan yüzey’ olarak işlev kazandı.

Her bir koleksiyonun salon, yemek ve yatak odasından oluşan bir ‘ev’ bütünlüğü içinde sergilenmesini sağlayan Yerce Mimarlık, seperasyonları ayırdıkları mekanlar arasındaki algıyı tamamen kopartmayacak şekilde konumlandırdı. Bunun devamında koleksiyonlar arası mekan geçişlerinin de yumuşak ve dengeli olması sağlanarak hem kendi içlerinde hem de bu parçaların oluşturduğu bütünde akışkan mekanların ortaya çıkarılması sağlandı. Buna ek olarak mobilyanın kendisini daha iyi ifade etmesi için mimari detaylar sadeleştirilerek renk çalışmalarına ve aydınlatma tasarımına bu doğrultuda yön verildi. Ürünlerin sergilendiği birimler arasında gezerken ara geçişlerde bazen mekansal sürprizlere de yer verildi.

Mağaza içerisinde müşterilerin, ürünleri gördükten sonra algılarını tazelemeleri, küçük bir mola verebilmeleri ve sosyalleşebilmeleri için gerçek bir kafe niteliğinde bir alan da kurgulayan Yerce Mimarlık, bu mekanı çalışanların da motivasyonlarını yükseltecek şekilde ele aldı. Çocuklu müşterilerin çocuklarını bırakabilecekleri oyun bölümünün de kafe ile komşu olacak şekilde konumlandırıldığı mekanın konforu yüksek bir seviyeye taşındı.

Yataş’a ödül getiren stand tasarımı

Yataş’ın değişen konsept tasarımının temelleri 2015 yılında Yerce Mimarlık’a “En iyi Stand Tasarımı Birincilik Ödülü”nü getiren ISMOB 2015 Fuarı’nda Yataş Enza Home için gerçekleştirilen stand tasarımı ile atıldı. Tasarımın anahtar kelimesini ‘nefes’ kavramı olarak belirleyen Yerce Mimarlık’ın hedefi, sektör içindeki alışılagelmiş refleksleri ters yüz etmek oldu.

Fuar ortamlarının algı açısından çok ‘yoğun’ olduğu gerçeği ile stand tasarımlarında kabul gören geleneksel kriterlerin ters yüz edildiği tasarımda ‘nefes’ kavramından yola çıkılarak tüm stand alanının kullanıldığı hatta bir de üst katın eklendiği ‘ağır’ yapının yerine ‘seyreltik ve hafif’ yapıya, kare ve dikdörtgen gibi ‘köşeli’ formların yerine daha ‘organik’ bir forma, çok sayıda ürün sergileme amacıyla tercih edilen ‘kapalı’ cephe yerine ‘açık’ cepheye ve ‘tek seferlik’ malzeme kullanımı yerine daha sürdürülebilir şekilde ‘çok seferlik’ kullanıma uygun malzeme seçimlerine geçiş yapılarak ortaya nefes alan bir fuar standı çıkarıldı.

Tüm bu çalışmaların sonucunda yaratılan kurumsal mağaza konsept tasarımı, çağdaş çizgilere sahip, sıradan formlardan bağımsız, kreatif düşünceye dayalı, daha sade ve hedefe yönelik bir imaja sahip oldu.