Antik Tapınak Şehirleri

Özgürlük hissinin peşinden koşanlar bilir; gidilen her ülke, gezilen her şehir, görülen her antik kent insana bazı şeyler katar. Farklı kültürlere, yaşayış tarzlarına ve tarihsel birikimlere tanıklık etmek tarifi zor bir duygu durumudur. Antik şehirler ise ziyaretçilerini 21. yüzyıldan alıp tarihin önceki dönemlerine götürür. Dünyanın dört bir yanına dağılmış antik şehirlerin her biri, benzersiz ve eşsiz bir nitelik taşır. Elbette tüm antik tapınak şehirleri kusursuz‌ destinasyonlardır ancak bazıları bir adım öne çıkar. Dünya çapında görülmesi gereken antik tapınak şehirleri listesine göz atabilir, bu şehirleri gezi programlarınıza dahil edebilirsiniz.

‌Kamboçya – Siem Reap: Angkor ‌Wat

Gören hiç kimsenin unutamadığı, henüz göremeyenlerin ise aklından hiç çıkmadığı bir tapınak olan ‌Angkor ‌‌Wat, şüphesiz dünyanın en popüler antik tapınaklarının başında geliyor. ‌Angkor ‌Wat, ‌Kamboçya’nın en turistik şehirlerinden ‌Siem ‌‌Reap’ta yer alıyor. 12. yüzyıldan beri ayakta olan ve doğa ile bütünleşmiş mimarisi sayesinde benzersiz bir görsellik sunan tapınak, Budizm ve Hinduizm için kutsal kabul ediliyor. ‌Siem Reap şehrine ülkemizden aktarmasız uçuşlar bulunuyor. Bu sayede ülkemizden her yıl birçok kişi, bu eşsiz tapınağı ziyaret ediyor.

‌Lübnan – Bekaa: Baalbek

Medeniyetlerin doğuşuna tanıklık etmiş ‌‌Baalbek, dünya üzerindeki en görkemli yapıları barındırıyor. ‌Lübnan’ın doğusundaki bir vadide konumlanmış olan şehir, Roma ve ‌Bizans’tan Osmanlı İmparatorluğu’na kadar sayısız medeniyete ev sahipliği yaptığından oldukça önemli bir yerleşim yeri, ticaretin kilit noktalarından biri olduğundan dolayı da ticaret merkezi niteliği kazanmış bir şaheser. Beş bin yıllık bir tarihi olan ‌Baalbek, terör nedeniyle yıllardır hak ettiği değeri göremese de yeniden canlanıyor, sağlanan barış ortamı ile turizme yeniden dahil ediliyor. Mutlaka görülmesi gereken ‌Baalbek şehri, küçük büyük onlarca tapınak sunuyor.

‌Meksika – Merida: Uxmal

Dünya çapında görülmesi gereken antik tapınak şehirlerinden bir diğeri olan ‌‌Uxmal, ‌Meksika sınırları içerisinde yer alıyor. Maya antik kenti olan ve ‌Yucatan şehrinde yer alan bu tarihi mekanın, 13. yüzyılda inşa edildiği tahmin ediliyor. Orman içerisine gizlenmiş, derinlerde konumlanmış saklı bir cennet olan ‌‌Uxmal, barındırdığı yuvarlak köşeli piramitler ile adından söz ettiriyor. Sözü edilen bu yapıların başka bir eşi, benzeri bulunmuyor. Bölgede ‌Uxmal gibi çok sayıda antik şehir bulunuyor. ‌Meksika gezisine mutlaka katılması gereken ‌destinasyonlardan olan ‌Uxmal ve diğer Maya kentleri, özellikle antik kent meraklıları ve tarih tutkunları için farklı bir önem arz ediyor.

Myanmar – Bagan ve Yangon

Adı genellikle doğal afet ya da katliam gibi haberlerde yer alsa da, aslında ‌Myanmar’da bulunan antik tapınaklar dünyanın en benzersiz yapıları olarak kabul ediliyor. Eski ismi Burma, yeni ismi Myanmar olan toprakların neredeyse her köşesinde antik tapınaklar bulunuyor. Ülkeye atfedilen sıfatlardan biri olan 10 bin tapınak ülkesi niteliği, ülkenin zenginliklerini açıkça ifade ediyor. En büyük şehir ‌Yangon ve tapınakların ana merkezi ‌Bagan bölgeleri, tapınak açısından belki de dünyanın en zengin yerleri. Ayrıca ‌Mandalay ve ‌Sagaing gibi ‌destinasyonlar da antik tapınaklar konusunda oldukça farklı güzellikler sunuyor. ‌Myanmar’ın tamamı turistler için görkemli tapınaklar vadediyor.

‌Yunanistan – Atina

Komşumuz ‌Yunanistan’ın barındırdığı güzelliklere değinilmemiş bir antik tapınak listesi eksik kalır. ‌Yunanistan’ın başkenti ‌Atina, yalnızca kültürel ve turistik değil, tarihi yapılarıyla da ön plana çıkıyor. Şehirde çok sayıda antik tapınak bulunuyor. ‌Akropolis başlı başına bir dünya harikasıyken içerisindeki ‌Partenon 5. yüzyıla tarihleniyor. Bunun dışında ‌Hephaistos Tapınağı, ‌Erekhteion ve ‌Olympian ‌Zeus Tapınağı gibi şaheserlerin tamamının mutlaka görülmesi tavsiye ediliyor.